20 Ağustos 2007 Pazartesi

Ruh Halim.....


Bazen herşeyden o kadar sıkılıp bunalıyorum ki kendimi dünyanın en mutsuz,en şanssız insanı gibi hissediyorum...Öyle derin bir karamsarlık çöküyor ki üstüme sanki tüm dünyanın derdi sorunu ben de toplanmış sanırsınız..Bu Pazartesi günlerine mahsus bişey mi yoksa genel ruh halim mi böyle bugünlerde tam kestiremiyorum...Aslında geçmişe nazaran bazı şeyleri daha az kafaya takıyorum,önemsemiyorum bugünümüze de şükür diyorum ama sanki ben böyle yapınca umursamayınca problemler,dertler büyüyormuş gibi hissediyorum....
Yine de herşeye rağmen bugünlere de şükretmek lazım..Kobacanım geçenlerde bişey izlerken çok şükür Tubik elimiz ayağımız yerinde ya onlar olmasaydı ne yapardık dedi.Aslında haklı dünya üzerinde bu kadar kötü durumda olan onca insan varken küçük şeyleri;daha doğrusu hallolabilecek şeyleri kendimize bu kadar dert edip üzülmeye,kendimizi bunalımlara sokmaya hakkımız var mı gerçekten????

Bugünlerde kendime dert üreteceğimi anladığım zaman oturup bunu kendime hatırlatıyorum. O zaman bir kez daha düşünme fırsatım oluyor,değer mi bu kadar yıpranmaya,üzülmeye,kafaya takıp kendini hasta etmeye.... Her ne olursa olsun bir kez geliyoruz bu dünyaya..Bunun için de elimizdeki imkanlar doğrultusunda en iyi şekilde değerlendirmeliyiz yaşamımızı..Bu güzelim yaşlar geri gelir mi bir daha.....

Ne demiş Mazhar Abi; Güzel günler bizi bekler,eyvallah dersin gelir geçer...... Ben söz dinleyip öyle diyorum...Herşey çok güzel olacak...iyi şeylerin hayalini kuruyorum ki iyi şeyler bulsun bizi ve de var olan mutluluk hiç bırakmasın peşimizi...
Print this post

0 yorum: